Clara, aylarca, gördüğü orman yangınında yardıma muhtaç haldeki gizemli Christian Blazei kurtarmak için eğitim aldı. Ama hiçbir şey onu o gün vereceği büyük karara hazırlayamamıştı ya da amacının, dünyaya geliş sebebinin ne olduğunu öğrenmeye. Ve Claranın varoluş sebebi, hiç de düşündüğü gibi açık ve net değildi.
Şimdi Christiana karşı giderek karmaşıklaşan hisleri ve sevgilisi Tucker arasında kalırken, Clara, yangın günü aslında ne yapmış olması gerektiğini anlamaya çalışıyor. İki melek türü arasındaki çatışmaya her geçen gün daha da çok çekiliyor ve yüzleşmesi gereken yeni bir gerçek karşısında elleri kolları bağlı kalıyor: Çok yakınındaki biri, birkaç ay içerisinde ölecek.
Geleceği bu kadar belirsizken, Claranın emin olduğu tek şey, o yangının aslında her şeyin başlangıcı olduğu.
Benim Yorumum:
Bu kitapta her şey daha da karmaşıklaşıyor. Christian ve Clara bir elmanın iki yarısı gibiler ama Clara deli gibi Tucker'ı seviyor. Christian Clara'yı sevmeye başlayınca Clara'nın kafası karışıyor. (Beni de öyle iki tane taş gibi erkek sevse benimde kafam karışır tabiki) Clara kitabın sonunda seçimini yapıyor. Burda kim olduğunu söylemesem daha iyi. Clara'nın melek arkadaşı Angela'nın gördüğü vizyon üzerine yola çıkıyorlar.
Serinin üçüncü kitabı malesef henüz Türkçe'ye çevrilmedi. Merakla bekliyorum,, okumadıysanız okuyun derim.
-Sena
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder